17 Mart 2012 |
Bir kitleyi temsil etmek kolay mı…Hele hele politikada…
Eleştirilere açık olacaksın…
İnsanlara, “Önlerine kemik atmadık diye aleyhimizde yazıyorlar” seviyesizliğine düşmeyecek, en azından seviye problemini bu kadar erken açık etmeyeceksin.
İnsanlara karşı seviyeli olacaksın…
Seninle görevini yapmak için muhatap olma mecburiyetinde olan bir hanım gazeteciye, “Üzerindekiler PKK renklerine benziyor” şeklinde bir şaka yapmayacaksın. Çünkü o zaman da seviye problemin ile birlikte cehaletini de açık ediyorsun. O PKK ile özdeşleştirdiğin renkleri, beş bin yıldır Türkler kullanır, aç biraz oku!
Bir de eski solculuk ayaklarına yatıyorsun, bu kez daha da batıyorsun…
O senin “eski sol” dediğin şeyin ne olduğunu biz iyi biliriz. Eski ağababaların hâlâ o eskinin pisliklerini temizlemeye uğraşıyor. Ayrıca eskiyim diye eski yandaşını da satanlara bizim toplumumuz pek iyi gözle bakmaz. Arkadaş satmak hiç iyi karşılanmaz. Kapılandığın yeni camia da eski-yeni laflarına ne kadar prim verir, çok yakında görürsün!
Haa, vefa işi de var tabii. Elinden tutup, seni il başkanı yapan elleri, en azından ısırma, her haltı et, insanları satma.
Dedik ya, politika güven işidir. Bir gün çok zor durumlarda kalırsın bu imajınla.
Bir de “eski” ayaklarına yatıp bu solculuk üniformanı da pek ortalara sürme, biri çıkar, sana Ziya Paşa’nın bir beytini hatırlatır…Sonra çok ama çok zorda kalırsın…
Mutlu günler….