| 24 Mayıs 2012 |
KAYNAK: ŞAMPİYON DERGİSİ
Boluspor taraftarının renkli simalarından, yıllarca Yarenler’in içinde 90 dakika susmadan gönül verdiği Boluspor’u destekleyen Adnan Boyacıoğlu’nun hikayesi bir hayli ilginç. Geçen sene Kartalspor maçında çıkan olaylar nedeniyle sahaya atladığı için ceza alan ve 2 yıl stadyumlara giremeyecek olan fanatik Bolusporlu Boyacıoğlu Şampiyon Dergisi’ne yaşadıklarını anlattı. Boyacıoğlu, “En büyük ızdırap, maçlar içeride ya da dışarıda olsun, her maçtan önce emniyete gidip imza atmaktı. ‘Ben maça gitmedim’ diye her maç imza atıyorum. Bu cok acı verici” diye konuştu.
Hani bir fıkra vardır. Denize düşen birinin ardından atlayan bir başkası, boğulmak üzere olan adamcağızı sahile çıkardıktan sonra herkes alkışlarken öfkeyle “Kim itti lan beni” der ya, Adnan Boyacı’nın işi tam tersi olmuş. Savunmasına göre arkadakiler yüklenince tribünden sahaya düşmüş. Sonuç: Sahaya atlamaktan suçlu! Cezası: Bolu Atatürk Stadı’na girişi yasak, uzaktan bakacak!
Geçen yıl oynanan Kartalspor maçı sonrası ceza alarak tribünlerden uzak kaldın. O maçta neler yaşandı?
Maçın ikinci yarısı oynanıyordu. Hakemin vermiş olduğu yanlış bir karar vardı. Ben tribünün kenarında bulunan taşların üzerindeydim. Herkes üzerime yüklenince ben de reklam panolarının önüne düştüm. Hemen geriye çıktım. Ardından sahaya atladım diye ceza aldım. Mahkemem hala devam ediyor. Bununla ilgili bedel de ödedik.
Bu sezon tribünde hiç maç izleyemedin. Ne gibi sıkıntı çektin?
En büyük ızdırap, maçlar içeride ya da dışarıda olsun, her maçtan önce emniyete gidip imza atmaktı. ‘Ben maça gitmedim’ diye her maç imza atıyordum. Bana en çok sıkıntı veren buydu. Ayrıca stat giriş kapılarına fotoğraflarım asıldı. Yıllarca bu tribünlere geldik, gittik. Hiçbir kötü niyetimiz olmadı. Herhangi bir menfaat için de buralara gelmedik. Ben zaten aldığım cezayı kendime yakıştıramadım. Fotoğraflarımın kapı girişlerine asılıp suçlu gibi teşhir edilmek çok ağrıma gitti. Kendi kendime, “Ne yaptın Adnan sen. Adam mı öldürdün” diye sordum. İşin bu kadar ileriye gideceği aklıma gelmezdi.
Dışarıda kalınca neler hissettin?
O yaşanır, öyle anlaşılır. Ben şimdi ne anlatayım. Yıllarca o tribünlerde boğazımızı yırtarcasına bağırmışız. Gün gelmiş çocukluğunun geçtiği stada giremez olmuşsun. Bunu yaşamadan anlayamazsınız. Beni çok iyi anlamak isteyen, Boluspor’un hiçbir maçını kaçırmayan kimse iki maç o stada gelmesin. Bakalım yerinde durabilecek mi. Ondan sonra daha iyi anlarsınız. Kısacası resmen ızdıraptı. Kabus gibi bir şey. Stadyumun yanına kadar geliyordum. Herkes biletini alıp turnikeye giriyor, bense kenardan onları izliyordum. Çoğu zaman stat önünde oturup kaldım. Dışarıdan sadece taraftarların sesini dinlemek insanın zoruna gidiyor. İçeriye girip o atmosferi yaşamak istiyorsun ama olmuyor.
Ceza aldığın dönem Boluspor’dan kimse sahip çıkmadı mı?
Hiç kimse yanımda olmadı. Birisi de gelip ‘ne oldu’ demedi. Herhangi bir ilgi alaka gösteren olmadı. Ceza olayını Reha Çetinkaya’yla birlikte Necip Çarıkçı’ya taşıdık. Başkandan da hiçbir ses seda çıkmadı. Ben zaten gereken cezayı aldım. Paramı da ödedim.
Gelecek sezon da stada giremeyeceksin. Ne yapmayı düşünüyorsun?
Bu sezon ne yaptıysam önümüzdeki sezonda onu yapacağım. Başka çarem yok. Televizyon maçları verirse oradan izleyeceğim. Vermezse oturup bir köşede sonucu bekleyeceğim. Ancak cezam bittiği andan itibaren tribündeki yerimi alacağım. Bıkmak yok. Ömrümüzün sonuna kadar bu takıma destek vereceğiz. Küme de düşse, şampiyon da olsa biz desteğimizi veririz.
