VEFAT HABERLERİZİYARETÇİ DEFTERİKÜNYEİLETİŞİM
   

Avukat Yüksel Gültekin köşesinden yine bombaladı

3 Ocak 2012

Bolu Gündem Gazetesi Köşe Yazarı Avukat Yüksel Gültekin yine çok konuşulacak bir yazı kaleme aldı.

Bolu Gündem Gazetesi Köşe Yazarı Avukat Yüksel Gültekin yine çok konuşulacak bir yazı kaleme aldı. Gültekin,CHP Milletvekili Tanju Özcan’ı “olan “Hoplama, dingili kırarsın” deyimiyle eleştirdi.

DİNGİL KIRILDI

Atasözleri yılların birikimiyle oluşmuş, her biri ayrı bir kıymet ifade eden ve gerçeği işaret eden hikmetli sözlerdir. Bu sözlerin bir tanesi de biraz amiyane bir tabir olan “Hoplama, dingili kırarsın” atasözüdür. Bu söz her şeye karışan, her olayın içinde olan, her şeyi ben bilirim diyen şahıslar için kullanılan hikmetli bir sözdür.

2011 Genel Seçimleri’nden sonra Bolu halkı Meclis’e işte bu atasözündeki gibi her şeyi bilen, her olayın içinde olmak isteyen, her şeye karışan genç, cevval ama maalesef yeterli bilgi ve birikim donanımı olmayan Tanju Özcan Bey’i vekil olarak Meclis’e göndermiştir.

Göndermiştir göndermesine ama Tanju Bey’i tutmak ne mümkün. Aslında önceleri onun hareketleri Bolulu vatandaşların hoşuna da gitmiştir. Gerçi Meclis’te ortaya koyduğu konuların ve konuşmalarının Bolu’yla ve Bolu’nun sorunlarıyla bir alakası yoktur ama olsun, netice itibari ile bizden biri Meclis kürsüsünde konuşmaktadır. Hem de ne konuşma. Durmadan, dinlenmeden her konuda konuşmaktadır.

Meclis’te Türkiye’nin tarihi mirasından devraldığı son üç yüz yıldır çözülemeyen meselelerinden biri olan ve maalesef son otuz yılının neredeyse her gününü işgal eden Güneydoğu meselesi ve onun bir uzantısı olan tarihi Dersim Vakası konuşulmaktadır. Yakinen tanıyanlar bilirler ki, Tanju Özcan Bey’in bu konuda konuşacak bilgi birikimi yoktur. Doğrusu tarihi konular çok ilgi alanına da girmez. Fakat tutmak ne mümkün. Kürsüde Tanju Özcan Bey vardır. Üç yüz yıllık meseleyi bir çırpı da çözmüştür. “Oturun yerinize, Türkiye’nin ne Güneydoğu problemi vardır, ne de Dersim’de devlet yanlış işler yapmıştır. Bölücülük yapmayın, oturun yerinize!”

Gündemde devletin MİT Müsteşarı vasıtasıyla PKK terör örgütü elebaşısı ile görüşme yaptığı iddiası ortaya atılmıştır. Konuyla ilgili çokta ayrıntılı bilgi ve belge yoktur. Fakat ne gam, Tanju Bey bu kadarını duydu ya fırsatı kaçırır mı? Fırlamıştır kameraların önüne ve hemen açıklamasını yapmıştır. “MİT Müsteşarı derhal istifa etmelidir. Hakkında Ankara Cumhuriyet Savcılığı’na suç duyurusunda bulunuyorum.”

Hoppalaaaa… Bu nereden çıktı demeye kalmadan yeni bir vaka ile kameraların karşısına geçmiştir. Cumhurbaşkanının görev süresi tartışılmakta, herkes Cumhurbaşkanı’nın bizzat kendisi de dahil konunun uzman hukukçularca tartışılarak yasal zeminde bir an önce çözülmesi gerektiğini ifade ederken, o da ne, yine Tanju Özcan yerinden fırlamış, kendi genel başkanı da dahil hiçbir parlamenterin, hiçbir uzman hukukçunun dile getirmediği bir üslupla hemen tahlili yapmıştır. “Cumhurbaşkanı derhal istifa etmelidir!”

Meclis’i bilenler, daha da önemlisi Tanju Özcan’ın bu fütursuz, temelsiz ve ipe sapa gelmez beyanlarını duyanlar aslında çok önceden tahlillerini yapmışlardır. “Eyvah, dingili kırdıracak!” Hatta bu kadar hoplamamasını, zira arabasının ve özellikle dingilinin sağlam olmadığını, kırdıracağını da uygun bir üslupla Tanju Özcan Bey’e anlatmaya çalışmışlardır. Fakat Tanju Özcan Bey’i dingil kırılmadan durdurmak mümkün değil.

Ve bir gece yarısında milletvekili zamlarıyla ilgili konu gündeme gelince, her konuya atlamaya alışmış Sayın Vekil meseleye dalmış, “Verin kardeşim. Bir şey imzalanacaksa CHP’de ben imzalarım deyip imzayı basmıştır.” Sabah olduğunda gelen tepkilerden artık dönüşü olmayan bir yola girdiğini ve dingili kırdığını anlamıştır. Anlamıştır ama artık çok geçtir.

Daha sonra tepkiler çığ gibi büyüyünce, “Yok beni Akif Hamzaçebi kandırdı, yok Emine Ülker Tarhan bana oyun yaptı, yok partide çok sivrildim de Gürsel Tekin ayağımı kaydırmak istiyor” gibi bir parlamentere asla yakışmayacak bir davranış modeli sergilemeye başlamıştır. Tanju Bey’in bu beyanlarından sonra atalarımızın bir başka özlü sözü akla gelmektedir. “Özrü kabahatinden büyük”

Eğer bu sana karşı bir oyunsa, adama demezler mi,  “Hani, Tanju Abi sen allem-i cihandın? Niye böyle basit bir oyuna kandın? Her konuda bilgin vardı? Dersim’i sen bilirdin, MİT’ten sen anlardın. Cumhurbaşkanının görev süresini sen tayin ederdin. Böylesi basit bir konuda kandırılırsan biz sana nasıl güveneceğiz Tanju Abi?” 

Fakat Tanju Bey’le ilgili basit bir araştırma yaptığımda aslında Tanju Bey’in kandırılmadığını ve yanıltılmadığını, kendi hür iradesiyle attığı bir imzaya tepki görünce, acziyeti sebebiyle sahip çıkamadığını gördüm. Tıpkı daha önceki davranışları gibi. Bilenler bilir ama bilmeyenlere hatırlatalım.

Tanju Bey, Bolu Belediyesi’nde hem Meclis üyesi, hem de CHP grup başkanıydı. Aynı zamanda da CHP İl Başkanı. Bolu Belediye Meclisi oy birliği ile 17 köyün ve Karacasu beldesinin Belediye’ye katılması için karar aldı. Fakat içeride bunu imzalayan Tanju Özcan dışarı çıkınca imzasına sahip çıkamadı ve Alaaddin Yılmaz bizi kandırdı. Biz neyi imzaladığımızı bilemedik diye yaygarayı kopardı. Belki o dönem Tanju Bey’e inananlar bile çıktı. Çünkü o zamanlar Tanju Bey’in bu davranış sitili bilinmiyordu.

Hatırladın mı Tanju Bey. Köy köy mahalle mahalle gezip, imzanı nasıl da inkar etmiştin? Bak atalarımızın bir sözü daha var. “Alma Alaaddin’in ahını, çıkar aheste aheste!”

Saygılarımla

Not: Bu yazı aynı zamanda meseleyi yeterince irdelemeden ve kavramadan Tanju Bey’e sahip çıkan başta refikam Bolu Gündem Gazetesi köşe yazarları olmak üzere tüm yazar arkadaşlara ithaf olunur.

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorum yapan siz olun!
     Yorum yazın
Sayfada yer alan yorumlar kişiye ait görüşlerdir. Yapılan yorumlardan sitemiz hiçbir şekilde sorumlu değildir.
Web Hosting - Domain
EN ÇOK OKUNANLAR
VİDEO HABERLER
İzzet Baysal Caddesi Güler 2 İşhanı Kat 1 No-41 BOLU   Tel: 0532 709 63 26
© 2011 Tüm hakkı saklıdır. İçerik ve görseller "Telif Hakları Kanunu" ile korunmaktadır.