| 26 Mayıs 2021 |
İstanbul'un Fethi'nin 568'inci yılını kutlamak için düzenlenecek olan, 30 ülkeden 200 sporcunun yarışacağı 9. Uluslararası Fetih Kupası öncesi, Fatih Sultan Mehmet'in hocası olan Akşemseddin Hazretleri'nin memleketi olan Bolu'nun Göynük ilçesinde tanıtım toplantısı düzenlendi. Okçular Vakfı Mütevelli heyeti üyesi Bilal Erdoğan, türbede namaz kılarken toplantının ardından ok atışları yaptı.
Her yıl geleneksel olarak düzenlenen Fetih Kupası’nın 9’uncusu bu yıl 27-29 Mayıs tarihlerinde tarihi ilçe Göynük’te yapılacak. Okçular Vakfı, Türkiye Okçuluk Federasyonu ve Dünya Okçuluk Federasyonu iş birliği ile düzenlenecek organizasyon bu yıl 30’un üzerinde ülkeden 200’e yakın sporcu katılacak. Hem geleneksel hem de modern okçuluk kategorilerinde düzenlenen dünyadaki tek organizasyon olan 9. Uluslararası Fetih Kupası, Sağlık Bakanlığı’nın aldığı yoğun Covid-19 tedbirleri altında gerçekleştirilecek. Üst düzey tedbirlerin uygulanacağı 9. Uluslararası Fetih Kupası’nda; sporcular, sosyal mesafe kurallarına uygun olarak yarışacak, alınan tedbirler doğrultusunda her sporcu dezenfekte edilmiş oklar ile dezenfekte edilmiş hedef kağıtlarına atış yapacak.Fetih Kupası’nın tanıtımının yapıldığı basın toplantısı Akşamseddin Türbesinin önünde yapıldı. Toplantı öncesi Erdoğan ve beraberindekiler türbeyi ziyaret ederek dua ettiler. Basın toplantısına Bolu Valisi Ahmet Ümit, Okçular Vakfı Başkanı Haydar Ali Yıldız, Okçular Vakfı Mütevelli Heyeti Üyesi Bilal Erdoğan katıldı.
"BU YILDA FETİH KUPAMIZI KUTLAYACAĞIZ"
Okçular Vakfı Başkanı Haydar Ali Yıldız, Uluslararası Fetih Kupasına 30 ülkeden yaklaşık 200 sporcunun katıldığını ifade ederek şunları söyledi:
“Geleneksel olimpik iki ayrı kategoride kadın ve erkek olmak üzere menzil atışları olmak üzere geçen yıllarda olduğu gibi bu yılda Fetih kupamızı milletimiz ile birlikte coşkuyla heyecanla kutlayacağız.”
“VAHŞİ ADAMLAR BİLE HARAM AYLARDA BİRBİRLERİNE SAVAŞ İLAN ETMEMİŞLER”
Erdoğan ise Kudüs’te yaşanan olaylara değinerek, “Bir yanda salgın hastalık bir yanda zalimin zulmünün en son Kudüs'te tezahür edişi ve ortaya çıkışı. Artık masumların canına nasıl hiç saygı gösterilmediklerini, kıymet vermediklerini biliyorduk. Ama hiç olmazsa en kötü savaşlarda bile düşmanının inancına, dini bayramına, önemli gününe saygı gösterildiğini tarih boyunca okumuşuzdur. Cahiliye devrinde dahi, haram aylarda kızlarını diri diri toprağa gömecek kadar vahşi adamlar bile haram aylarda birbirlerine savaş ilan etmemişler. Ama işte insan haklarının devri denilen demokrasilerin devri denilen böylesine bir zamanda bile, dünyada demokrasisiyle tanınmış bir ülke güya ne yapabiliyor? Düşman olarak gördüğü insanların inancına, kutsalına, dinine, bayramına, kadir gecesine bakmadan onların canına kastedebiliyor. Bu dünya için zillet dönemidir. Bu hakikaten bir buhrandır. Fetih açma demektir. Sadece şehirlerin kapısının açılması değil. İnsanların da gönüllerinin karanlıktan aydınlığa çıkmasıdır, zilletten nura kavuşmasıdır. Bu yönüyle baktığımız zaman bu huzurunda bulunduğumuz Akşemseddin'in içinden geldiği irfan geleneği bizim inanç geleneğimiz. İnşallah dünyanın bu buhranlardan kurtulması ve fethe kavuşması da temiz olsun. Bir işaret olsun. Bir vesile olsun istiyorum. Bu Fetih Kupası da bütün bunları hatırlarken bir spor da yapmanın, gençleri bir araya getirmenin, gençlere fetih ruhunu anlatmanın bir vesilesi. İnşallah gençlerimiz de Akşemseddin'i tanırlar. Gençlerimiz de Akşemseddin'in Fatih Sultan Mehmet Han'a verdiği ilhamı anlamaya çalışırlar ve böylelikle dünya da bu buhranlardan nice ayrılıklara, nice fetihlere kavuşur.” şeklinde konuştu.
“OKA VE OKÇULUĞA BİZİM MİLLETİMİZ KADAR HİÇBİR MİLLET SAHİP ÇIKMAMIŞ”
Bolu Valisi Ahmet Ümit ise ok ve okçuluğun dünyada neredeyse insanoğlu ile beraber başlayan çok önemli bir gelenek olduğunu belirterek, “Ama şöyle de bir gerçek var oka ve okçuluğa bizim milletimiz kadar dünya tarihinde ve üzerinde hiçbir millet sahip çıkmamış. Ve hiçbir millet gelişmesine bu kadar katkı sağlamamıştır. Özellikle eski Türk devletlerinde icat edilen ok çeşitleri sonrasında Selçuklu devletinde ve Osmanlı devletinde okçuluğun ve okun görmüş olduğu itibar ve geliştirilmesine yönelik yapılan çalışmalar hakikaten her türlü takdirin üzerindedir. Ok ve okçuluk savaş zamanında bir silah olarak kullanılırken barış zamanında da bir spor ve eğlence vasıtası olarak kullanılmaktadır. Çünkü ok ve okçuluk hem bedene hem de ruha hitap eden efsane bir spor dalıdır. Efsane bir uğraştır çok harika bir iştir. Tarihine baktığımızda yükselerek devam eden okçuluk 16. Yüzyıldan itibaren yerini ateşli silahlara bırakmıştır. Ancak bizim milletimizde ve kültürümüzde ok ve okçuluk yok olmamıştır. Sürekli sahip çıkılmıştır. Bununla beraber son 100 yıl içerisinde unutulmaya yüz tutmuş iken özellikle 1950’den itibaren sayın cumhurbaşkanımızın öncülüğüne ve vakfın kuruluşu ile çok değerli Bilal Erdoğan kardeşimiz ve Beyoğlu belediye başkanımız Ali Haydar beyin öncülüğünde ve gayretleri ile hakikaten gözde bir spor dalı haline gelmiş ve yeniden gündeme oturmuştur. Okçuluğun bu kadar kuvvetli bir şekilde toplumumuzda yer bulması sebebi bu masada yer alan kişilerdir” dedi.
Basın toplantısının ardından Erdoğan, Vali Ümit’e ok atmanın tekniklerini anlattı. Erdoğan ve Ümit, birlikte ok attılar.
