| 15 Mayıs 2021 |
Bolu İl Sağlık Müdürü Muhammet Emin Demirkol, Bolu’da kısıtlama tedbirleri kapsamında vaka sayılarının yüzde 50 oranında azaldığını açıklayarak, “Günlük vaka sayısı net, doğru olarak açıklanıyor. Günlük açıkladığımız sayıyla haftalık haritalar kıyaslanırsa eşit olduğu görülür. Rakamlar gizlenmiyor” dedi.
Bolu Gazeteciler Cemiyeti’nin Bayram gazetesine konuşan Demirkol, geçtiğimiz yıl Mart ayından bu yana devam eden pandemiyle mücadelede yaşadıklarını anlattı. Kentte vaka artışının zirve yaptığı dönemlerde dahi kentteki sağlık sisteminin aksamadığına dikkat çeken Demirkol, “Yönetmemiz gereken karmaşık, ciddi bir kriz. Cumhurbaşkanımızın önderliğinde, Valiliğimizin himayelerinde Hıfzısıhha Kurullarımızın sekreteryası olarak sürecin sağlık birimini yönetiyoruz. Bolu insanı çok fedakar. İlimize sağlık alanında yapılan yatırımlar sayesinde sayı artışının en fazla olduğu dönemde bile sağlık sistemi aksamadı. En ufak eksiklikte sayın valimiz devreye girdi. Vekillerimiz yanımızdalardı. Bolu esnafı, şirketler, Bolu halkı hep destek verdi. İzzet Baysal’ın ve İzzet Baysal Vakfı’nın sağlık yatırımlarını da anmamak olmaz elbette.” diye konuştu.
“TÜM BÖLGEYE HİZMET ETTİK”
Bolu’nun bölgenin test yapılan ilk merkezi olduğunu hatırlatan Demirkol, şunları söyledi:
“Mağdur hastamız olmadı. Yoğun bakım servislerinin sayısı arttırıldı. Özel sebepler ve kendi talepleri dışında il dışına hasta göndermedik. Bu bölgenin test yapılan ilk merkeziydik. Tüm bölgeye hizmet verdik. Hastamızı acile almamız 20 dakika, test sonucu vermemiz 5 saat, teşhis koyup süreci sonlandırmamız 10-12 saat. Bunun dışında evlerdeki hastalarımızı her gün arıyoruz. Psikolojik destek veriyoruz. Vefa Destek Grupları’mız var. Telefonla bilgi ve yardım alabileceğiniz hatlar kurduk. Covid geçiren hastalarımızı bile atlattılar deyip bırakmıyoruz, doğal yaşantıya hızlı dönmelerini sağlamak için “Post Covid Muayene Odaları”mız hizmet sunuyor.”
“RAKAMLAR GİZLENMİYOR”
Demirkol, COVİD-19 vaka sayılarının gizlenmediğini vurgulayarak, “Günlük hasta/vaka sayısı net, doğru olarak açıklanıyor. Günlük açıkladığımız sayıyla haftalık haritalar kıyaslanırsa eşit olduğu görülür. Rakamlar gizlenmiyor. Sosyal medyadaki bilgi kirliliğine, gereksiz haber akışına itibar etmeyin. Bakanlığımız, dünyanın en iyi bilişim sistemine sahip. Kişiye ait tüm bilgilere anında ulaşıyoruz.” İfadelerini kullandı.
“ÇALIŞANLARIMIZIN FEDAKARLIĞI MADDİ OLARAK ÖDENMEZ”
Pandemi döneminde sağlık çalışanlarının büyük fedakarlık gösterdiklerinin altını çizen Demirkol, açıklamalarına şöyle devam etti:
“6 bin kişilik bir ekibin başındayım. Aldığımız kararların, onların hayatını etkilediğinin farkındayım. Fizik Tedavi Hastanesi’nde çalışan hemşiremizi COVİD-19 servisine görevlendirirken bunu doğru anlatmak gerekiyordu. Kanserli annesini, engelli yavrusunu, ameliyat olmuş eşini evde bırakıp filyasyona gitti çalışanlarımız. Bunun karşılığı maddi olarak ödenmez. Tek bir çalışanımız bile maddi beklentiyle bu işi yapmıyor elbette. 5 ay boyunca tavandan ödeme yapıldı. Sağlıkçılarımızın, yardımcı personelimizin ödemelerdeki düzenleme beklentisi üzerinde Bakanlığımız çalışıyor. Valiliğimiz başarı belgeleriyle personelimizi taltif ediyor. Bu süreçte görmediğimiz ilgiyi gördük, alkışlandık. Personelimizin motivasyonu çok önemliydi.”
AŞILAMA İÇİN KÖYLERE KADAR GİDİYORUZ
Bolu’daki aşılama çalışmalarını da anlatan Demirkol, “Test sonucu pozitif çıkan personeli aradık, ihtiyaçlarını sorduk, evlerine ekip yolladık. Gerekirse dönmeyin, biraz daha dinlenin dedik. Eksiğimiz olmadan, dönüşümlü çalıştık. Biz güçlü bir ülkeyiz. Allah devletimize zeval vermesin. Cumhurbaşkanımız, Bakanımız aşıyı tedarik için canla başla uğraşıyorlar. Bu hastalığa karşı en büyük silah aşı. Aşı olan yakalanmıyor, yakalansa da hafif atlatıyor. Nüfus oranına göre 2.doz aşıyı tamamlamada dünya ikincisiyiz. Aşılama için köylere kadar gidiyoruz. Anlatıyoruz, vatandaşa her yolla ulaşmaya çalışıyoruz.” şeklinde konuştu.
“4 AY MİSAFİRHANEDE KALDIM”
Salgın döneminin başladığı ilk dönemde evine gitmeyerek 4 ay misafirhanede kaldığını söyleyen Demirkol, “Şu ana kadar COVİD-19’a yakalanmadım. Ancak sorumluluğum çok ağır. Halkımızın, personelimin ve kendi ailemin sağlığı için tedbir alma sorumluluğum var. Devletimiz tüm imkânlarını seferber etti, sağlık çalışanları olarak sosyal tesislerden faydalandık. Ben de salgının ilk zamanlarında evime hiç gitmeden, 4 aya yakın bir süre misafirhanede kaldım. Anne ve babam bizimle yaşadığı için, onları korumam gerekiyordu. Şimdi çok şükür, aşı rahatlattı. Eşimin aşı sırası gelmedi, eşim dışında hepimiz aşılandık. Takdir-i İlahi’ye inanıyoruz ama “İlim Çin’de olsa gidiniz” diyen Peygamberimizin Ümmeti olarak, bilimin ışığında ilerlemeliyiz. Yaz sonunda yerli aşıya başlanacağı bilgisini alıyoruz. Bu da içimizi rahatlatıyor.” dedi.
“HAYATI ISKALADIĞIMI DÜŞÜNDÜM”
Pandemi sürecinin meslek hayatının bir dönüm noktası olduğunu vurgulayan Demirkol, “Özgeçmişimdeki en kıymetli iş, pandemi sürecinde yöneticilik yapmamdır artık. Daha önceki akademik başarılarımdan, ödüllerimden çok daha önemli. Geçmişimi anlatırken hayatımın en değerli kısmı burası olacak, bundan böyle. Pandemiden önceki hayatıma dönüp bakınca, hayatı ıskaladığımı düşündüm. Maç izlerdim, rahat rahat, geniş vakit ayırırdım. Şimdi anlıyorum ki o vakitler, sevdiklerimin dolu vakitlerinden kaçırdığım boş vakitlermiş. Bundan böyle aileme, sevdiklerime ayıracağım zamanımı.” İfadelerini kullandı.
“ÇARESİZLİK YAŞADIĞIM ZOR ZAMANLAR OLDU”
Pandemi sürecinde yaşadığı acı ve hüzün dolu anlarını paylaşan Demirkol, şunları söyledi:
“Bu işin en zor kısmı, yoğun bakıma düşmüş hastanın haberini almaktı. Her şeyi evdeki annemle, sokaktaki vatandaşla aynı anda öğrendiğim, hekim olarak da, Sağlık Müdürü olarak da elimin kolumun bağlandığı, çaresizliği yaşadığım zor zamanlardan geçtik. Ölüm çok yakınmış. Hastalığı ağır yaşayanlar, kaybettiklerimizin yakınları, dünyada ahireti yaşadılar neredeyse. Gerede Devlet Hastanesi Başhekimimizin ailesi beş kayıp birden verdi. Seben’den Veysel Hocam vardı. Veysel Çetinkaya, fırsat buldukça görüşürdük. Çok değer verdiğim bir hocamızdı. “Nefes alamıyorum” dedi bana telefonda, sesi kulağımdan gitmiyor. Elimden bir şey gelmedi, bir şey yapamadım. Çok ağırdı benim için. Çevremizdeki kalabalıklar sanalmış meğer. İnsan yalnız doğar, yalnız yaşar, yalnız ölür, yalnız hesap verirmiş. Bunu hiç unutmuyorum.” şeklinde konuştu.
VAKA SAYILARI YÜZDE 51 AZALDI
Bolu’daki vaka sayılarının 18 günlük kısıtlama sürecinde azaldığını da sözlerine ekleyen Demirkol, “Şu anda tüm dünya salgının 1. pikinin dalgalarını yaşıyor. Ülkemizin 3. veya 4. dalgayı yaşadığını varsayarsak, Bolu’nun salgının en yoğun dönemini geçirdiği Kasım-Aralık aylarındaki 2.dalgada yaşadığını söyleyebiliriz. Her ilin yaşadığı doğal yüksekliği yaşadık. Bugün vaka sayısı 240-250 arasında seyrediyor. Yüzde 51 azalma sağlandı.” diye konuştu.
