| 18 Şubat 2020 |
HABER- Ayşe Songül Erhan
Bolu semt pazarında kar kış demeden tezgahlarının başına geçen kadın esnaflarımız, soğukların satışları olumsuz etkilendiğini belirtti. Pazar esnafından Fatma Çoban vatandaşların soğuklardan dolayı pazara gelmeyip evlerine yakın olan marketlerden ürün aldığını ifade ederek, “Marketteki süt, süt değildir, sokaktaki kedi köpek bile o sütü içmiyor. Vatandaşlar hiçbir katkı maddesi olmayan doğal ve sağlıklı ürünleri tercih etmeliler” dedi.
Bolu Semt Pazarının kadın esnafları soğuk sıcak demeden her Pazar tezgahlarını açıp, bahçelerinden topladıkları ve hayvanlarından elde ettikleri doğal ürünleri satışa sunuyor. Pazarın daimi esnaflarından 44 yaşındaki Fatma Çoban, vatandaşa hem sağlıklı hem de uygun fiyatlı ürün satmaya çalıştıklarını belirterek, “Burada kendi yaptığımız süzme yoğurt, tereyağı, süt, ceviz gibi doğal hormonsuz ve sağlıklı satıyoruz. Yazın yeşillik, domates, salatalık, bakla, her şey olur. Haftanın 4 günü kar kış demeden Doğancı Köyü’nden buraya kadar kendi imkanlarımla geliyorum. Kış aylarında, hayvan yiyeceği, veteriner giderleri, ilaç, yem, ot, saman, bunun yanında mazot ulaşım masrafları derken Pazar kazancım ancak karın doyuracak bir seviyede kalıyor, kar edemiyoruz.” şeklinde konuştu.
‘MARKETTEKİ SÜT, SÜT DEĞİLDİR’
Market reyonlarında bulunan süt ve süt ürünlerinin içindeki katkı maddelerinden dolayı kimliklerini kaybettiğini ifade eden Çoban, “ Marketteki süt 4 küsür lira ve tabi sütse, içindeki katkı maddeleri süte kimliğini kaybettiriyor. Biz ise sütü tam 4 liradan satıyoruz, sütü kaymağı içinde olarak veriyoruz. Hem daha yönlü, hem hiçbir katkı maddesi bulunmadan sağlıklı ve güvenilir bir şekilde. Ürünlerimi buraya en sağlıklı ve temiz şekilde getiriyorum. Marketteki sütü, değil çocuklarıma içirmek kapımdan bile sokmam bunu kendi ürünümü pazarlamak için söylemiyorum çünkü o sütleri sokaktaki kedi köpek bile içmiyor. Vatandaşa da bizim sütümüz pahalı geliyor işte. Doğal ürünlere olan rağbet az veteriner her şey zam sen de ona göre fiyat söylüyorsun pahalı geliyor, vatandaş emeğin kıymetini bilmiyor” dedi.
‘KAPALI BİR PAZAR VE ISITMA SİSTEMİ KURULABİLİR’
Kapalı bir Pazar alanı ve ısıtma sistemi kurulmasını istediğini belirten 65 yaşındaki Ayşe Öztürk, “Ürünlerimi Mudurnu’nun Taşkesti köyü’nden getiriyorum, burada yaşamak için sağlık mahallesinden apart tutmak zorunda kaldık. Havalar çok soğuk, akşama kadar burada oturuyoruz ve baya üşüdüm. Eşime bugün gitmeyelim dedim ama satış olur diye yine çıktık yola. Eşim de emekli dışarda dolanıyor. Kapalı bir Pazar yapılsa belki daha az üşürüz nasıl olur bilmiyorum ama ısıtma sistemi de kurulabilir. Kar yağışları, soğuklar bizim satışlarımızı çok düşürüyor vatandaşlar evlerine daha yakın olduğu için sağlıklı mı değil mi düşünmeden marketlerden alarak çocuklarına yediriyorlar. İlaçlı mı? Hormonlu mu? bunları düşünmüyorlar. Ben ve diğer arkadaşlarım da ekmek parası kazanmak için kilometrelerce uzaklardan sabahın erken saatlarinde gelip akşama kadar müşteri bekliyoruz. Çoğu zaman getirdiğim ürünler benimle geri geliyor. Kazancımız da ancak haftalık ekmek paramız kadar” ifadelerini kullandı.
‘BEN BU İŞİ TİCARETE DÖKTÜM’
Bolu’da farklı kişilerin doğal ürünleri en iyi yapanlarını keşfedip hepsini bir tezgahta buluşturan 50 yaşındaki Gülseren Şahar, “ 3 senedir buradayım her gün geliyorum. Oldukça müşteri tuttum gelen müşteri ilk bana uğrar, hep doğal ve köy ürünleri satıyorum, yağ, yoğurt, keş, peynir, süt, katık makarna, tarhana, nohut, ceviz, yumurta reçel türleri ne ararsan var diyelim. Burada kendi yaptığım ürünler olduğu kadar başkalarından aldığım ürünler de var. En iyi olanları keşfedip onlardan satın alıyorum daha sonra bu ürünleri ben vatandaşa sunuyorum. İyi bir dükkan oluşturduğumu düşünüyorum, ben onlara kazandırıyorum onlar da bana. Benim burada tek sıkıntım soğuk, kapalı bir pazarımız olsa belki çok daha mutlu satıcılar olacağız. Tezgahın altına elektrikli soba koymak zorunda kaldım. Ve Pazar esnafı olarak bir diğer sıkıntımız da bizde kredi kartı geçmemesi, vatandaş cebinde para olmasa bile marketten alışveriş yapıyor. Ekonomik sıkıntılar vatandaşın sağlığını da işte böyle etkiliyor” şeklinde konuştu.
