| 10 Şubat 2020 |
ÖZEL HABER- Sevgi PİLGİ
Bolu Belediyesi Temizlik İşleri Müdürlüğü’nde görevli kadın işçiler, sabahtan akşama kadar kentin dört bir noktasında daha temiz bir şehir için çalışıyor. Temizlik işçisi kadınlar, vatandaşlara özellikle sigara izmaritlerini yere ve çiçeklerin dibine atmamaları çağrısında bulundu.
Sabahın erken saatlerinde mesailerine başlayan kadın işçiler, farklı mahallelerde ellerinde süpürgeyle kenti temizlemek için çalışıyor. Erkeklerin sayısına oranla Bolu Belediyesi'nde daha çok istihdam edilen kadın işçiler kar, kış, yağmur, çamur demeden işlerini severek yaparak yaşadıkları kenti daha temiz hale getirmek için çaba sarf ediyor.
Hepsinin sorumlu olduğu farklı bir bölgesi olan kadınlar sabah 08.00‘da iş başı yapıp akşam 17.00’a kadar çalışıyorlar. Belediyenin gün boyu sokakta çalışan emekçi kadınlarının en büyük sıkıntısı ise her yere gelişi güzel atılan sigara izmaritleri.
6 yıl önce Belediye'de ilk kadın temizlik işçisi olarak işe başlayan Şaziye Fırat, ilk işe başladığında kendisinden başka kadın işçi olmadığını belirterek, “Ben işe girdiğimde hiç kadın yoktu. Zorlanırsın, yorulursun dediler ama her şeyin üstesinden de geldim. Buz kırdığımız, kürekle kar temizlediğimiz oldu. Ben işe girdkten sonra 6 kadın arkadaşımızı daha aldılar. Sonrasında diğer kadın arkadaşlarımızı da aldılar. Sonra bizden çok memnun oldular. Şimdi çalışanların çoğu kadın. Bu işi çok sevdim. Çocuklarım küçük olduğu için mesaili işlerde yapamıyordum. Burasının çalışma saatleri daha makul. Evime de yakın yeri verdiler. Öğle molasında gidip çocuklarımın karnını doyuruyorum. İnsanlarımız biraz bilinçsiz. Kimisi küllüklerini çöplerini apartmanın önüne koyuyorlar. İnsanlar hiç olmadık şeyleri bile ortalığa atıyor” dedi.
“İŞ STRESİMİZİ ALIYOR”
Yaptığı işin, stresini aldığını, kendisini rahatlattığını vurgulayan Ayşe Hızar ise şunları söyledi:
“5 yıldır çalışıyorum, burada hakkımız olan parayı alıyoruz. Kafamız daha rahat. Yaşlarımız artık büyük. Diğer işlerde, fabrikalarda falan yaş sınırı oluyor. Bu yaşta başka işleri yapamıyoruz. Burada kafamız rahat. İş kafamızı rahatlatıyor, stresimizi alıyor. Yerimizi bildiğimiz sürece sıkıntı yok. Kimisi kasıtlı olarak yerlere çöp atıyor. Kimisi nasıl olsa buradan para aldığımızı söyleyerek kirletiyor. İnsanlarımız bilinçli olsa etrafı bu denli kirletmese bu işte 100 kişi çalışacağına 50 kişi çalışır. Diğerleri de farklı işlerde istihdam sağlar, ya da çiçek, fidan yetiştirilir. İnsanlar, Belediyeye vergi veriyoruz, yapmak zorundasınız diyorlar.”
56 yaşındaki Aynur Aykut, “5 yıldır bu işi yapıyorum. Kalp hastasıyım. İhtiyacım olduğu için çalışıyorum. İşimi özenle yapıyorum. Mola saatlerime dikkat ediyorum. Severek yapıyorum” dedi.
“MOLALARDA ISINACAK BİR YERİMİZ YOK”
Molalarda ısınabilecekleri bir yerleri olmadığını dile getiren Remziye Geyvelioğlu, “Bu işte her şeye katlanıyoruz. Yağmurda, karda gidip dinleneceğimiz, bir yerimiz yok. Mola zamanında orada burada zaman geçiriyoruz. Gittiğimiz kafelerde insanların bir şey diyeceğinden çekiniyoruz. Bakmakla yükümlü olduğum 3 tane çocuğum var. Eşim de emekli. Evde çalışan tek kişi benim” diye konuştu.
45 yaşındaki Ayşe Dikmen, “3 yıldır bu işi yapıyorum. Doğaya katkıda bulunmak bana iyi geliyor. İnsanların yere tükürmesine çok kızıyorum. Eşim hayatta değil, iki yıl önce vefat etti. Çocuğum bu işte çalışmama saygı gösterdi. Evde çalışan tek kişi benim” dedi.
