| 8 Kasım 2017 |
Geçtiğimiz ay göreve gelen CHP Bolu Merkez İlçe Başkanı Ersan Türkoğlu, yönetim kurulu üyeleri ile birlikte Anıt Park’taki Atatürk Anıtı’na çelenk koyduktan sonra İzzet Baysal’ın mezarını ziyaret ettiler. CHP heyetinin son durağı Bolu Gazeteciler Cemiyeti oldu. Birlik beraberlik mesajlarının verildiği ziyarette çiçeği burnunda Başkan Türkoğlu, “Burası bizim evimiz gibi, o samimiyeti gördük. Bolu ile ülke geneli ile ilgili güzel değerlendirmeler yaptık. Bizim için çok kıymetlisiniz, doğruya doğru, yanlışa yanlış diyecek ve bunu kamuoyuna duyuracak gazetecilerin varlığı ülkenin teminatı, bu ülkede yaşayan siyasi düşüncesi ne olursa olsun herkesin varlığının teminatı diye düşünüyorum” dedi.
Ziyarette bir açıklama yapan Bolu Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Bülent Velioğlu, CHP Merkez İlçe Başkanı Türkoğlu ve yönetim kurulu üyelerine görevlerinde başarılar diledi. Velioğlu şöyle konuştu; “Yönetiminizin partinizi daha çok bütünleştirdiğini gördük, bunu takip ettik. Şu an isimleri de görünce partinin bütün kademelerinden bir kadro olarak Cumhuriyet Halk Partisi’nin Bolu’da özlediği bir yönetim olmuş. Siyasette kavgalar oluyor, tartışmalar oluyor ama önemli olan kırmadan Bolu için ülke için güzel şeyler sunabilmek. Gazeteciler olarak, cemiyet olarak, gazeteci arkadaşlarım adına ziyaretiniz için teşekkür ediyorum. Görevinizde başarılar diliyorum” diye konuştu.
“BİZİM İÇİN ÇOK KIYMETLİSİNİZ”
Velioğlu’nun ardından, konuşan CHP Bolu Merkez İlçe Başkanı Ersan Türkoğlu ise, gazetecilerin ülkenin teminatı olduğunu ifade etti. Türkoğlu, “Bolu’muzda basınla ilgili uzun yıllar emek veren ve bizlerin yaptığı faaliyetleri kamuoyuna duyuran Bolu Gazeteciler Cemiyeti’nin Değerli Başkanı Bülent Velioğlu ve diğer gazeteci arkadaşlarımızı ziyarete geldik. Burası bizim evimiz gibi, o samimiyeti gördük. Bolu ile ülke geneli ile ilgili güzel değerlendirmeler yaptık. Bizim için çok kıymetlisiniz, doğruya doğru, yanlışa yanlış diyecek ve bunu kamuoyuna duyuracak gazetecilerin varlığı ülkenin teminatı, bu ülkede yaşayan siyasi düşüncesi ne olursa olsun herkesin varlığının teminatı diye düşünüyorum. Karşılıklı fikir alışverişlerimiz muhakkak olacak. Umut ediyorum ki gelişen ve büyüyen Türkiye’de hem yerel hem de ulusal basınımız daha özgür, ekonomik olarak daha bağımsız ve daha güçlü duruma gelir. Bu güçle de topluma daha büyük katkılarda bulunur” diye konuştu.
