7 Temmuz 2017 |
Haber: Hakan Aydın - Ebru Eyvazoğlu - Bolu Takip Gazetesi
Bolu’da FETÖ’nün Çatı Davası devam ediyor. Daha önceden itirafçı olan ve örgütle ilgili önemli bilgiler veren ve tutuksuz yargılanan Polat A.Ş. çalışanı Ertuğrul Fatih Tıraş, çatı davasında mahkemede çark etti. Tıraş, ““İfadelerimi psikolojik baskı altında verdim. 10-15 yıl yatarsın dediler. Kendimi kurtarmak istedim” dedi. Erol Altıntaş’ın Karacasu yolu üzerinde evinde paraların sakladığı ile ilgili ifadelerinin hatırlatılması üzerine de “Emniyette beni çok zorladılar. ‘Bir yerde para saklıyorlar yerini söyle’ deyince ben de böyle bir şey uydurdum” diye konuştu.
Etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanan ve örgütle ilgili daha önce pek çok bilgi vererek meslek gruplarının Bolu’daki imamlarını açıklayan Ertuğrul Fatih Tıraş ise mahkemede çark ederek, daha önce baskı altında ifade verdiğini söyledi.
İlk Emniyette verdiği ifadelerin doğru olduğunu, daha sonraki ifadelerin tamamını reddettiğini belirten Tıraş, “Sadece emniyetteki ifademi kabul ediyorum. Sonraki ifadelerimi psikolojik baskı altında verdim. 10-15 yıl yatarsın dediler. Baskı nedeniyle öyle ifade verdim. İlk kolluk ifadesi sonrasında tüm beyanların psikolojik baskı altında alınmıştır, reddediyorum. İfade sırasında bana şirketin muhasebe islerini yaptığım için birçok işlemin altında imzam bulunduğu söylenerek bir baskı oluşturuldu. Bu baskıdan etkilenerek birtakım şahısların isimlerini söyledim. Daha doğrusu bana resimli teşhis evrakları gösterildi. Bunlarda yer alan şahısların büyük çoğunluğu Polat A.Ş.’de çalışanlar, kalan kısmı da işimiz gereği irtibatlı olduğumuz kişilerdi. Ben teşhis sırasında bu kişileri tanıdığımı ifade ettim. Tutanaklara da maruz kaldığım baskı nedeniyle terör örgütü mensubuymuş gibi yazıldı. Baskı altındaki ifadeleri kabul etmiyorum” diye konuştu.
“BYLOCK KULLANMADIM”
“Bylock isimli programı hiçbir şekilde kullanmadım. Niçin böyle bir tespit yapıldı bilmiyorum. Ben PolatA.Ş.’de Kimse Yok mu ve Kardelen Eğitim Basın A.Ş.’de çalıştım. Sakarya Eğitim Yayın ve Tic. A.Ş şirkette herhangi bir hizmetim bulunmamaktadır. Niçin bu yönde tespit yapıldı bilemiyorum. Böyle bir sorgulamamda da kayıt çıkmamaktadır. 2011’den beri Bankasya hesabım olduğu doğrudur. Maaşlar buradan ödendiği için kullanmak durumunda kaldım. 2014 Eylül ayında mevduat artışı görülmekte ise de bu artış mutat işlemlere ilişkindir. Kimi zaman bir takım ödemeleri hesabımızdan yapmaktaydık. Detaylarını hatırlamıyorum. Bankasya’ya destek vermek yönünde bir talimat bana ulaşmadı. Bu yönde bir para yatırmış da değilim.”
“PATRONUMLA SIK GÖRÜŞMEM NORMALDİR”
“HTS kayıtlarında Polat A.Ş.’de çalışmam nedeniyle söz edilen şahıslarla yoğun bir görüşme trafiğimin olması normaldir. Murat Aktaş’ın yanında çalışmaktaydım. Adnan Daylan patronumuzdu. Yoğun bir görüşme olması doğaldır. Asım Ateş’le 880 kez görüşme varmış. Asım Ateş dernekte çalışırdı. Proje çalışmaları için sık görüştük. Hayrullah Deniz’le aynı evde kaldık. Ben yalnızca adı geçen işletmede çalıştım. Terör örgütü faaliyeti içinde olmadım. Beraatime karar verilmesini talep ediyorum. Sızıntı Dergisi geçmişte almıştım. Eski bir aboneliktir. Herhangi bir amacı bulunmamaktadır.”
“ADİ SUÇLULARLA AYNI KOĞUŞTA KALDIĞIM İÇİN UYDURDUM”
Cezaevindeyken kendi el yazısıyla yazarak isim ve sorumluların açıklayan bir liste verdiği Ertuğrul Fatih Tıraş’a hatırlatılması üzerine, “Ben bu evrakı oluşturduğum esnada adi suçlularla aynı koğuşta kalmaktaydım. Üzerimde ciddi bir baskı kurulmaktaydı. Bu nedenle isim nedeniyle tanıdığım kişileri bir kağıda yazarak cezaevinde kolluk ekiplerine bu evrakı verdim. Listenin arkasında köylerden, doktorlardan, memurlardan, öğretmenlerden, işçilerden, mühendislerden sorumlu olduğunu bildirdiğim kişileri de o kısma yönelik faaliyet yürüten derneklerdeki şahıslardan yola çıkarak uydurdum. Ünite sorumluları olarak yazdığım şahısların örgüt içinde böyle bir faaliyetleri olup olmadığını bilmem. Mahkeme Başkanı Tıraş’a niçin tüm beyanları reddettiği hususunu sordu. Ertuğrul Fatih Tıraş, “Kendimi ceza tehdidi hususundan kurtarma gayesiyle beyanda bulundum. Akli selim düşününce vicdani yükü olduğunu düşündüm ve beyanlarımı değiştirdim” dedi.
“ALTINTAŞ’IN EVİNDE PARA SAKLADIĞINI UYDURDUM”
Sanıklardan Avukat Erol Altıntaş’ın evinde para sakladığı yönündeki ifadesi şahsa hatırlatıldı. Tıraş, “Erol Altıntaş’ın Karacasu yolunda evinde para sakladığını ben söyledi. Emniyette beni çok zorladılar. ‘Bir yerde para saklıyorlar yerini söyle’ deyince ben de böyle bir şey uydurdum. Erol Altıntaş’ı hukuk bürosundan tanıyorum” dedi